Sıkça Sorulan Sorular
İşitme cihazlarının toza ve suya dayanıklılık dereceleri vardır. Örneğin IP68 kodu ile tanımlanan cihazlar toz ve su altındayken bile su geçirmez.
Evet. İşitme cihazlarının toza ve suya dayanıklı özellikte olması terlemeye de dayanıklı olması anlamına gelmez. Terdeki asit cihaz içinde oksitlenme (paslanma) yapabilir.
İşitme cihazlarına özel nem alıcı tabletler, ultraviyole ışınlı kurutma ve hijyen kutuları mevcuttur. Her gün düzenli kullanıldığında bu malzemeler cihazın daha uzun süre tam kapasite ile çalışmasını sağlar. Özellikle çocuklar ısrarla kullanılması önerilmektedir.
İşitme cihazının performansı (bluetooth özelliği, gürültü ayrıştırma özellikleri gibi) ve gücüne göre 3 ile 7 gün arasında pil değiştirmek gerekebilir. Şarj edilebilir cihazlar her gece şarj kutusuna yerleştirilmelidir. Şarjı dolsa bile prizde takılı kalmasının pil ömrü açısından bir zararı yoktur.
Uzun süreli kullanıma bağlı olarak kulak kirinin etkisi ile kalıpta sararma gözlenebilir. Kalıbın çıkış kanalı kulak kiri ile tıkanmadığı sürece bu renk değişimi önemli değildir. Ancak hijyen ve performans açısından çocuklarda altı ay, yetişkinlerde yılda bir kez kalıpların yenilenmesi önerilmektedir.
İşitme cihazınızı kulağınızdan her çıkardığınızda kanala giren kısmında bir tıkanıklık olup olmadığını kontrol edin ve gerekiyorsa temizleyin. Eğer temizleme işlemlerini düzenli yapamıyorsanız iki ayda bir aldığınız merkeze bakım için götürebilirsiniz. Sesin azaldığını veya hiç gelmediğini düşünüyorsanız bu süreyi beklemeden götürmenizde fayda vardır.
İşitme cihazlarının yasal olarak garanti süresi 2 yıldır. Yedek parça bulundurma süresi ise 10 yıldır.
Cihazlarınızı düzenli kullanmanız tüm çevresel seslere alışmak ve iletişim kurmada kolaylık sağlayacaktır. Düzenli kullanımdan kastedilen günde 14-15 saat civarıdır.
Cihazların uyku sırasında kullanılması kullanıcıyı rahatsız etmesi ve zedelenme olasılığı nedeniyle pek önerilmemektedir. Ancak bazı koşullarda örneğin, evde bebek veya küçük çocuk bulunması veya şiddetli çınlama şikayetlerinde kullanılması yaralı olabilir.
Hayır. Aksine “işleyen demir ışıldar” sözündeki gibi duyduklarımızı yorumlamamızı-anlamamızı sağlayan beynimizdeki işitme merkezine kaliteli ve gerekli yükseklikte ses gitmesi gerekir. Böylece “konuşmaları duyuyorum ama anlamıyorum” şikayetindeki artış engellenmeye çalışılır.
İlaç tedavisi ya da bir ameliyat ile tedavi edilemeyecek işitme kayıpları için çözüm işitme cihazıdır. Çok hafif dereceden ileri dereceye kadar işitme kayıplarında işitme cihazının kullanılması gerekmektedir.
Hayır. Cihaz kullanımıyla işitmenin iyileşmesi, durdurulması veya kötüleşmesi arasında bir ilişki yoktur. İşitme cihazı işitmeyi değil sadece anlamayı düzeltebilir.
Hayır. “Feedback” olarak isimlendirilen bu “ötme” sesi, cihaz çalışır haldeyken kulaktan çıkarıldığında duyulabilir. Ancak kulakta takılı iken duyuluyorsa;
• Kalıp kulağa tam yerleşmemiş olabilir.
• Kalıpta ya da hortumda çatlak/kırık olabilir
• Kalıp kulağa küçük geliyor olabilir
• Kulak kanalında kir (buşon) birikmiş olabilir
• Cihaz bozuk olabilir.
Kalıbın kulağa tam yerleştiğinden eminseniz diğer olasılıklar için işitme merkezinize başvurunuz.
• Pil bitmiş veya azalmış olabilir
• Cihazın ya da kalıbın ucundaki filtre tıkanmış olabilir
• Düşme ya da darbeye bağlı arıza olmuş olabilir
• Cihazın boynuzu içinde bulunan beyaz küçük filtre terleme veya su almaya bağlı olarak ıslanmış olabilir. (Cihazınızın kullanma kılavuzunu okuyunuz)
Problem devam ediyorsa işitme merkezine götürdüğünüzde kontroller yapılır ve gerekli görülürse cihazınız tamire gönderilir.
Özellikle yeni kullanıcılarda görülen bu şikayet ayarlama ile ilgilidir. Ağzınızdan çıkan konuşma sesi çok yakında olan kulağınıza fazla gelmektedir. Odyoloğun yapacağı ayar değişiklikleri bu şikayeti azaltacaktır. Ayrıca düzenli kullanım ile (günde 14-15 saat), ses yüksekliğine adaptasyon gelişecektir. Ancak hep yüksek duyuluyorsa mutlaka gerçek kulak ölçümü ile hafif, orta ve yüksek ses çıkışları kontrol edilmeli ve gerekli ayar değişikliği yapılmalıdır.
Ses kalitesindeki bozukluklar genellikle cihazın frekans ve kazanç ayarları ile ilişkilidir. Odyoloğunuzun gerçek-kulak ölçümü ile cihaz kazanç değerlerini gözden geçirmesi gerekir.
Kulak arkası cihazlarda cihazın mikrofonu kulak kepçesinin üst kısmına denk gelmektedir. Yani sesi alan kısım kulak kanalında değil kulak kepçesinin üst kısmındadır. Telefonun ahizesindeki hoparlörün o bölgeye tutulması gerekmektedir. Yeni model cihazlarda bluetooth özelliği sayesinde telefonunuz işitme cihazlarınızla bağlantı kurabilir ve telefonu kulağınıza götürmeden de sesi iki kulağınızdan kaliteli bir şekilde duyabilirsiniz.
Hayır. İşitme cihazınızın şarjı cep telefonunuzun şarjına benzer şekilde tam kapasite ile çalışır. Eğer şarj biterse cihaz çalışmayacaktır. O zamana kadar performansta değişiklik olmayacaktır. Aynı şekilde işitme cihazı pilleri de tükenene kadar tam kapasite çalışmaktadır.
Evet. Renk seçenekleri markalara göre değişkenlik göstermektedir. En çok tercih edilen ten rengi, metalik gümüş ve siyah olmakla birlikte, kırmızı, mavi, sarı ve diğer renk seçenekleri olabilir. Odyoloğunuz size bu renkleri cihaz programlamasının yapıldığı ekrandan gösterebilir.
Evet. Güç olarak değişiklik yoktur ancak çok zorunlu olmamakla birlikte pil yutmayı engellemeye yönelik pil yuvası kapağı, küçük kulak kepçelerine uygun küçük boy boynuz, bebeklerin dar kulak kanalları olduğu için ince tüp seçenekleri, pil bitmesine yakın sinyal sesi veya ışıklı göstergeler, boynuz-kalıp-cihazlarda renk seçenekleri en çok değişen özelliklerdir.
Yenidoğan ve iki üç aylık bebeklerde aylık kalıp değişimleri gerekebilir. Çocuk büyüdükçe altı ayda bir ve yetişkin dönemde ortalama yılda bir kalıp değişimi önerilmektedir.
İşitme cihazının programlaması firmaya/markaya ait yazılımdan yapılmaktadır. Ancak tüm özellikler doğru seçilmiş olsa bile kişinin kulak yapısı ve kullanılan prob ucun ya da kalıbın bireysel olması nedeniyle akustik özellikler değişmektedir. Yani yazılımda görülen kazanç ile kulakta hissedilen kazanç aynı olmayabilir. Bunun sağlamasını yapmak gerçek kulak ölçümü (REM) ile mümkündür. Aksi takdirde dünyanın en iyi cihazlarını alsanız bile memnun kalmayabilirsiniz.
İşitme testinize, kulak kanalınızın şekline, gündelik/sosyal yaşantınıza, el becerilerinize göre odyoloğunuzla birlikte karar vermeniz gerekmektedir. Komşunuzun kullandığı tipte kanal içi bir cihaz, sizin için uygun olmayabilir.
Bunun için önce işitme kaybı derecesine ve tipine bakılır. Orta derecede işitme kayıplarına kadar kaybın tipine göre en küçük (kanal içi veya görünmez) cihazlar uygulanabilir. İşitme derecesi ve tipi uygun ise kulak kanalınızın izi (ölçü) alınarak istenilen cihazın çapına ve boyuna uygun olup olmadığına göre karar verilir. Bu cihazların pilleri ve pil kapakları çok küçük olduğundan kullanacak kişinin gözlerin iyi görmesi ve yeterli el becerisine sahip olması diğer önemli hususlardır.
Ayrıca, bu cihazların ebatları nedeniyle bluetooth teknolojisinden yaralanamadığı (örneğin, cep telefonları ile kablosuz bağlantı kuramadığı) unutulmamalıdır.
TV, bilgisayar veya telefona doğrudan bağlantı kurabilen bluetooth teknolojili cihazlardan edinebilirsiniz. Bu şekilde bu araçlardan her iki cihazınıza doğrudan ses gelecek ve konuşmaları daha iyi anlayacaksınız. Eğer bu cihazlardan edinemiyorsanız bir önceki nesil cihazların satılmakta olan TV aparatı sayesinde yine seslerin kulağınıza doğrudan gelmesini sağlayabilirsiniz. Bu aparat için işitme merkezinize başvurabilirsiniz.
Banyo veya yıkanma sonrası bir peçete ya da havlu yardımı ile kulak kanalınızı kurulamanız yeterli olacaktır. Daha içeride biriken kulak kiri için doktorunuza başvurun.
Eğer işitme azlığınız varsa sosyal ortamlardan kendinizi çekmeye başladıysanız vakit kaybetmeden işitme cihazı kullanmanız önerilir. Cihaz kullanımı ile birlikte stres kaynaklarının azalmasını da sağlamış olabilirsiniz.
Evet. Son yıllarda yapılan çalışmalar çok hafif işitme kayıplarında bile beyindeki organizasyonun değiştiğini; işitme ve anlama merkezlerinin özelliklerini yitirmeye başladığını göstermekte. Eğer demans ve Alzheimer neden olabilecek genetik veya bünyesel faktörler varsa yeterince iyi duymamak süreci hızlandırmaktadır. İyi duymama sebebiyle sosyal yaşantıdan izole olmak da unutkanlığı arttırabilmektedir.
Cihazların markası ve modeline göre doğrudan bağlantı özellikleri değişiklik gösterir. Örneğin bazı cihazlar hem Android hem de Iphone cihazlar ile uyumlu iken bazıları sadece Iphone ile uyumlu olabilir. Lütfen odyoloğunuza danışarak işitme cihazınızın marka-modeline hangi cep telefonu alt yapısının uygun olduğunu öğreniniz.
Bu problem, kulak kepçesinin küçüklüğü, kıkırdak dokusunun tam gelişmemesini ve kulak kalıbının yetersizliğinden kaynaklanabilir. Odyoloğunuza danışarak, boynuz veya kalıp değişikliğine gidebilirsiniz. Emzik askısı gibi cihazların gövdesine geçirilerek kıyafetine tutturulan cihaz tutucular, cihazların kaybolmasını engelleyebilir.
Yüksek sesin olumsuz etkisi, ortamdaki ses düzeyi ve bu ses düzeyine maruz kalma sürenize göre değişkenlik gösterir. Yüksek ve anlık bir patlama sesi, gürültülü bir fabrika ortamında koruyucu kulaklık olmadan uzun süre çalışmak, kulaklıkla çok yüksek sesle uzun süre müzik dinlemek işitme kaybı ve kulak çınlaması (tinnitus) açısından birer risk faktörüdür.
Öncelikle bir Kulak Burun Boğaz doktoru tarafından değerlendirilmeniz gerekir. Çınlamanın (tinnitus) pek çok sebebi olabilir. Doktorunuz tüm olasılıkları elemine etme amacıyla bir dizi muayene ve testler isteyebilir. Eğer medikal bir tedavi mümkün olmazsa, davranışsal terapiler veya çınlamanın seviyesine göre işitme cihazlarının içinde bulunan birtakım özellikler ile bu sesin daha az hissedilmesi ya da hiç hissedilmemesi sağlanabilir. Bu tarzdaki cihazların uygunluğuna odyoloğunuz ile yapacağınız denemeler sonucu karar vermek daha doğru olacaktır.
Hazır uçlar hızlı bir sonuç sağlaması açısından tercih edilmektedir. Ancak genellikle uzmanların tercihi kulağa özel yapılan kulak kalıplarıdır. Bu kalıplar ortalama bir hafta içinde hazır olmaktadır. Kalıp yerine hazır uçlar tercih edildiyse gerçek kulak ölçümü ile ayarların doğrulanması gerekmektedir.